Lefkoşa, 2 Aralık 08 (T.A.K.):-Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Rum tarafının ayrılıktan korktuğu için adada iki halk olduğunu ret ettiğini ve “tek halk var” dediğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, bugün Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Dimitris Hristofyas ile kapsamlı müzakereler çerçevesinde yaptığı görüşmesinin ardında Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gazetecilere açıklama yaptı ve görüşme hakkında bilgi verdi. Talat, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Talat, bugünkü toplantıda Kıbrıs Rum Lideri Hristofyas’ın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına atıfta bulunarak, Kıbrıs’ta tek halk bulunduğunu ispat etmeye çalıştığını belirtti ve halkların ayrı self determinasyon hakları olmasından dolayı Kıbrıs Rum Yönetiminin iki halk olgusunu ret ettiğini söyledi. Talat, şöyle konuştu:
“Onların iki halktan korkmasının nedeni, aslında Kıbrıs’ta iki halk olasından değil! Onlar da biliyorlar ki Kıbrıs’ta iki halk var. Korktukları halkların ayrı self determinasyon hakları var olması ve ayrı self determinasyon hakkı ayrılmak demektir. Onlar ayrılmaktan korkuyorlar. Ayrılmaktan korktukları için işin bilimsel yanını reddediyorlar ve Kıbrıs’ta tek halk var diyorlar. Ben de sordum: Kıbrıs’ta tek halk varsa dili nedir? Dini nedir? Bu halkın kültürel yapısı nedir bana tarif et...”
Talat, gazetecilerin bugün gerginlik yaşanıp yaşanmadığı sorusuna karşılık, bugünkü görüşme ortamının gergin olmadığını söyledi.
--“KABULLENMEMİZE İMKAN OLMAYAN DEĞERLENDİRMELER”--
Geçen hafta yer alan görüşmede Kıbrıs Türk Tarafının ortaya koyduğu görüşlere karşılık Kıbrıs Rum Yönetiminin kendi görüşlerini bugün yazılı olarak kendilerine okuduğunu ifade eden Talat, Rum Yönetiminin kaleme aldığı görüşlerin bildik değerlendirmeler olduğunu kaydederek, “Bizim kabullenmemize imkan olmayan değerlendirmelerdi bunlar” dedi.
Kıbrıs Rum Yönetiminin toplantıda aktardığı görüşlerde, Kıbrıs Türk tarafından ortaya konan görüşlerin üzerinde oynandığını anlatan Mehmet Ali Talat, “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin devamı yönündeki bir anlaşmayı kabul etmeyeceklerini söyledi.
“Kıbrıs cumhuriyetinin devamını kabul etmeyeceğimizi ve oluşacak olan yeni birleşik Kıbrıs devletinin, yeni bir devlet olacağını tekrar ortaya koyduk onların tersi görüşlerine karşılık!” diyen Talat, Kıbrıs sorununun çözümünde Kıbrıs Türk tarafının eşitliğinin mutlak suretle, “karar ve temsil mekanizmalarına” yansıması konusundaki görüşünü vurguladığını söyledi. Talat, “Buna genel olarak karşı olduklarını söylemiyorum ama fiilen uygulamada olan farklılıkları işaret etmek bakımından biz bunun altını çizdik” dedi.
Kıbrıs Rum tarafının, Kıbrıs Türk tarafının görüşlerine karşı tutumlarını ele aldıktan sonra günün konusu olan federal düzeyde “kamu yönetimi ve Kamu Hizmet Komisyonu” başlığını ele aldıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Talat, son başlık üzerinde pek çok ortak nokta bulunduğunu ancak bir miktar da ayrılık noktası bulunduğunu kaydetti.
--BİR SONRAKİ TOPLANTI 16 ARALIK--
Cumhurbaşkanı Talat, Kurban Bayramının 1’nci günü olan 8 Aralık’ta yapılması belirlenen bir sonraki toplantının, iki lider arasında yapılan toplantılarda yer alan Birleşmiş Milletler temsilcisinin Kıbrıs’ta olmayacak olmasından dolayı yapılmayacağını, bu nedenle bir sonraki toplantının 16 Arallık Salı günü yapılacağını da kaydetti.
Bir sonraki toplantıda büyük olasılıkla dış ilişkilerin nasıl yönetileceği konusunun ele alınacağını belirten Talat, dış ilişkilerin nasıl yönetileceği konusunun “Yönetim ve Güç Paylaşımı” başlığının oldukça önemli bir kısmı olduğunu kaydetti.
--“PETROL ARAMA ÇALIŞMALARI DURDURULSUN”--
Kıbrıs Rum basınının, Norveç gemilerinin Kıbrıs Rum Yönetimi adına Akdeniz’de petrol arama çalışmalarını kesintisiz olarak sürdürmekte olduğu yöndeki haberlerin hatırlatılması üzerine, Cumhurbaşkanı Talat, “Kıbrıs sorunu çözülmeden bu çalışmaların yapılmasının iyi ortamı bozduğunu ifade ettik ve Kıbrıs sorunu çözülmeden bu çabalarının çalışmalarının durdurulmasını talep ettik. Onun cevabı da aynı oldu” dedi.
--“SON DERECE RAHATSIZ EDECİ BİR ÜSLUP KULLANIYOR”--
Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Dimitris Hristofyas’ın Cumhurbaşkanı Talat’a yönelik, “ben Yunanistan’dan izin almadan masaya otururum, ancak Talat sütten kesilsin ve gelsin” şeklinde hakaretlere karşı, görüşmede bir tepki ortaya koyup koymadığının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Talat, “Anladığım kadarıyla bu hakaretlerinin hakaret olarak algılandığını anlamıyor, çünkü bizim basınımız bunun bir hakaret olduğunu ortaya koymadı” dedi. Bunu kendisine söylediğini ve kullandığı ifadelerden dolayı kendisini şiddetle protesto ettiğini ifade eden Talat, “Aynı şekilde devam ederse benim de aynı şekilde karşılık vereceğimi ifade ettim...Son derece rahatsız edeci bir üslup kullanıyor” diye konuştu.
--“KIBRIS SORUNUNDA SÖZ SAHİBİ KIBRISLI TÜRKLERDİR”--
Türkiye’nin çözüm yanlısı bir ülke olduğunu, bu nedenle Hristofyas’a Türkiye ile uğraşmamasını tekrardan söylediğini kaydeden Talat, “Türkiye ile bizim istişaremiz var bunu inkar etmeyiz, ancak bu konuda, Kıbrıs sorunu konusunda söz sahibi olan Kıbrıslı Türklerdir” dedi.
KKTC yetkililerinin Hristofyas’ın söyledikleri ile ilgili yaptığı en küçük eleştirilerin bile Kıbrıs Türk basınında “Hristofyas’a saldırdı” şeklinde yorumlandırıldığını ifade eden Talat, “Ben mümkün olduğu kadar eleştiri nitelikli bir şey söylememeye çalışıyorum....Hristofyas devam ettiği takdirde, hem bu hakaretlerine hem de gerçek dışı beyanlarına; tabii ki, ben de, açıklama yapmak zorunda kalacağım” dedi.
Talat, Kıbrıs Türk tarafı, Kıbrıs Rum Yönetimi ile Yunanistan arasındaki ilişkiler konusunda nasıl sessiz kalıyorsa, Kıbrıs Rum Yönetiminin de ayni şekilde KKTC ile Türkiye arasındaki ilişki konusunda sessiz olması gerektiğini söyledi.
--“YUNANİSTAN GEZİSİ MASUM BİR GEZİ DEĞİL”--
Kıbrıs Rum Yönetimi ile Yunanistan arasında yapılan görüşmelerle ilgili söylenen ve yapılanları halen incelemekte olduğunu, Hristofyas’ın Rusya ziyaretinden sonra geçen hafta gerçekleştirdiği Yunanistan ziyaretinin çok masum bir gezi olmadığını, önemli bir gezi olduğunu ifade eden Talat, Hristofyas’ın Rusya gezisinin Yunanistan gezisinden farkının “Güvenlik Konseyi Daimi temsilcisi olan bir ülkenin Kıbrıs Rum görüşlerine doğrudan alet edilmesi” olduğunu kaydetti.
Talat, “Halbuki Yunanistan’ın Kıbrıs Rum görüşlerinin savunucusu hatta yaratıcılarından biri olduğunu bildiğimiz için o konuda rahatsızlığımız daha az oluyor. Ama yakından incelerseniz Yunanistan gezisini, orada bazı ip uçları göreceksiniz” dedi. (ID/HAK) FOTOĞRAFLI
|