--KAYIPLARLA İLGİLİ ÇALIŞMALAR...
--KAZILAR KUZEY’DE GÜNGÖR VE GÜZELYURT’TA...
GÜNEY’DE PETROFAN’DA
--KALINTILARI BULUNAN KAYIPLARIN SAYISI 450...
KİMLİĞİ KESİNLEŞEN 31’İ TÜRK 107...
--YILLIK TOPLAM HARCAMA 4–5 MİLYON DOLAR...
KKTC’NİN AYIRDIĞI BÜTÇE 1 MİLYON DOLAR
Lefkoşa, 26 Kasım 08 (T.A.K):-Kıbrıs’taki Türk ve Rum kayıpların bulunması için yaklaşık 3 yıldan beri kazı ve kimlik tespit çalışmalarını sürdüren iki toplumlu Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi, bugüne kadar 450’ye yakın Türk ve Rum kaybın kalıntılarına ulaştı. Bunlardan 107’sini kimlik tespitinin ardından ailelere teslim eden Komite, planlı kazıları da sürdürüyor.
TAK muhabirinin Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük’ten aldığı bilgiye göre, kazılar KKTC’de Güzelyurt ve Güngör’de, Güney’de ise Lefkoşa’nın Petrofan bölgesinde devam ediyor. --DÖRTTE BİRİ BULUNDU... TESLİM EDİLEN 107...--
Kayıpların arandığı kazıların yaz-kış aralıksız devam ettiğini, kazılan yerlerin gelişigüzel değil, bilgi ve tanık ifadeleri doğrultusunda belirlendiğini anlatan Türk Üye Gülden P. Küçük, resmi kayıtlara göre 1970 olan kayıpların yaklaşık 450’sinin kalıntılarına ulaşıldığını kaydetti.
Kazılardan kalıntıların çıkarılmasının ardından kimlik tespitinin uzun bir zaman ve meşakkatli bir süreç gerektirdiğini söyleyen Küçük, laboratuar sürecinden geçip kimlik tespiti yapılan ve ailelere teslim edilen kayıp sayısının 31’i Türk, toplam 107 olduğunu vurguladı.
Küçük, “Bu durumda bulunan kayıp sayısı 450 mi, 107 mi? Her bulunan kalıntı kayıplara mı ait?” şeklindeki soruya da karşılığı verdi:
“Elbette en kesin rakam, kimlik tespiti yapılanlar. Ama 450’ye yakın derken bu tesadüfi bir rakam değil. Çünkü kazılar gelişigüzel değil, belirli bilgi, belge ve tanık ifadelerine göre yapılıyor. Çoğunda kimleri aradığımızı bilerek kazı yapıyoruz ve genellikle de varılan sonuç bizi doğruluyor. Sürpriz ihtimali çok çok az....”
--YILLIK BÜTÇE 4-5 MİLYON DOLAR--
Kazı ve kimlik tespit çalışmalarını kapsayan projenin kapsamlı ve masraflı bir proje olduğunu vurgularken, yılda 4-5 milyon dolarlık bütçe gerektiğini anlatan Küçük, bu paranın Kıbrıs Türk ve Rum tarafları yanında uluslararası bağışlardan karşılandığını anlattı.
KKTC’nin bu amaçla yıllık yaklaşık 1 milyon dolarlık bütçe ayırdığını, Rum tarafının ayırdığı miktarın ise yaklaşık 2 kat olduğunu belirten Küçük, geri kalan miktarın Türkiye ve Yunanistan dahil yabancı ülkeler ile kuruluşlar tarafından karşılandığını belirtti.
Avrupa Birliği’nin 2009 yılı için 2 milyon Euro’luk katkı yapmasının beklendiğini de söyleyen Küçük, “Çalışmalardan sonuç aldıkça, verimli çalışmalar yaptıkça komiteye bağışlar da sürüyor” dedi.
Küçük, bir başka soruya karşılık, Komite bünyesinde çalışan antropolog, arkeolog ve diğer görevlilerden oluşan 35 kişilik ekibin yarı yarıya Türk ve Rumlardan oluştuğunu da anlattı. Küçük, “Gelinen aşamada yabancılardan sadece danışmanlık hizmeti alıyoruz. Ekibimizin tamamı Kıbrıslılardan oluşuyor” dedi.
--BOSNA’DA İNCELEME YAPTILAR...--
Bir soruya karşılık, Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi olarak, geçtiğimiz hafta kayıplar ve toplu mezarlarla ilgili trajik sorunların yaşandığı Bosna Hersek’te incelemeler yaptıklarını söyleyen Küçük, “Her ülkenin kendine göre koşulları, özellikleri, sorunları var. Bosna’da da kayıplar var, kazılar ve laboratuarlarda kimlik tespiti yapıyorlar. Oradaki kayıp sayısı 30 bin. 1998’den beri DNA çalışması yapıyorlar. Sorunlar farklı... Ama temelde yapılan çalışma aynı. Kıyas yapınca bilimsel alt yapı ile insan potansiyeli olarak çok iyi durumda olduğumuzu gözlemledik” dedi.
Küçük, Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi (AKPA) Hukuk İşleri ve İnsan Hakları Komisyonu’na bağlı İnsan Hakları Alt Komisyonu’nun Limasol’da geçtiğimiz gün başlayan toplantısında da, Komite’nin diğer üyeleriyle birlikte katılarak sunum yaptı
BM Genel Sekreteri’nin temsilcisi Christophe Girod başkanlığındaki Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi’nde Kıbrıs Türk tarafını Gülden Plümer Küçük, Rum tarafını ise Elias Georgiades temsil ediyor.
Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğüne rağmen iki taraf arasında çözüm sürecine giren ender konulardan biri olan kayıplar sorununa, uluslararası toplumun da katkısıyla 2010 yılına kadar köklü çözüm getirilmesi hedefleniyor. (GÜR/SEL) |